İnceleme: Eskişehirspor 2015-16

        Geçen sezona Ertuğrul Sağlam yönetiminde iddialı bir başlangıç yapan ancak ilk yarı bitmeden Sağlam’la yollarını ayıran Eskişehirspor, sezonun ikinci yarısını Alman teknik adam Michael Skibbe ile geçirdi ve ligi 39 puanla 11.sırada tamamladı. Ligin ilk yarısını düşme hattında tamamlayan Eskişehirspor’da Teknik Direktör Michael Skibbe, geldiği günden itibaren göz hoş gelen bir futbol oynatmasa da, sonuca odaklı bir anlayışla takımı ligde tutmayı başardı.

        Transfer döneminde takım içinde fazlasıyla sirkülasyon yaşanırken, kırmızı-siyahlılar 12 yeni oyuncuyu kadrosuna kattı. Kulübün içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar nedeniyle geçen sezon olduğu gibi bu sezonda da bonservisi elinde olan futbolcular ve genç isimlerle anlaşıldı. Ve yine geçen sezon olduğu gibi takımın yüksek maliyetli isimleriyle yollar ayrılmaya çalışılırken, yönetim tarafından takım içinde bir gençleştirme operasyonu yapıldığı belirtildi.

GİDENLER

        Eskişehirspor yaz döneminde şu ana dek 10 isimle yollarını ayırdı. Geçen sezon performansıyla taraftarlar tarafından büyük eleştiri alan ve sezonun son maçında taraftarlarla tehditleşmeye varan büyük bir tartışma yaşayan Ergün Teber yolların ayrıldığı ilk isim oldu diyebiliriz. Yine yeterli performansı veremeyen ve taraftarlar tarafından çokça  eleştirilen Serdar Özkan’la da sözleşme uzatılmadı. Geçen sezon Wolfsburg’dan büyük umutlarla transfer edilen, göze hoş gelen futbolu, düzgün top tekniği ve hızıyla dikkat çeken Ibrahim Sissoko ile yönetim arasında sezon sonuna doğru başlayan kriz ayrılıkla sonuçlandı. Sissoko’nun ücretinde iyileştirme istemesinin ardından kadro dışı bırakılmasıyla başlayan olayların ardından Eskişehirspor yönetimiyle büyük bir kriz yaşayan Fildişi Sahilli futbolcunun sözleşmesi uzun süre feshedilemedi. Sissoko’nun geçici lisans alarak Akhisar Belediyespor’la anlaşması beklenirken, 24 yaşındaki oyuncu Konyaspor’un yolunu tuttu.

        Eskişehirspor’dan yaz döneminde pek çok isim takımdan ayrıldı ancak hiçbiri Hürriyet Güçer ve Diego Angelo’nun ayrılışı kadar sancılı olmadı. Taraftarların gözünde ayrı bir yeri olan ve çok sevilen Hürriyet Güçer’in sözleşmesi yenilenmedi ve Gücer takımdan ayrıldı. Ancak Gücer, yönetim ve taraftar üçgeninde her gün farklı şeyler yaşandı. Gücer’in alacakları nedeniyle kulübü icraya verdiği söyleniyordu. Ancak Eskişehirsporlu taraftarlar buna asla ihtimal vermedi. Haziran ayında yapılan kulübün 50.yıl kutlamalarında mikrofonu eline alan Başkan Mesut Hoşcan’a taraftarlar büyük bir tepki gösterdi. Başkan Mesut Hoşcan tepkilerin ardından, kulübü icraya veren Hürriyet Güçer’i yardımcı antrenör olarak takıma getireceğini dahi söyledi. Sonrasında ise ne Hürriyet’le sözleşme uzatıldı ne yardımcı antrenör olarak takıma getirildi ne de Hürriyet Güçer bir takımla anlaşabildi. Taraftarların 3 sene önce vefat eden Ediz Bahtiyaroğlu’nun ardından “Bize Ediz’in emanetisin” dedikleri Hürriyet Güçer ve Eskişehirspor birlikteliği son buldu.

        Eskişehirspor’un yaz dönemi boyunca yüksek maliyetleri nedeniyle elinden çıkarmak istediği iki futbolcu vardı. Diego Angelo ve kaleci Ruud Boffin. Ali Şaşal’ın en az 1 ayı bulacak sakatlığının ardından Boffin’in takımda kalması neredeyse kesinleşirken, Brezilyalı stoper Diego Angelo’nun vedası ise bir hayli duygusaldı. Yaz dönemi boyunca ismi sürekli olarak Antalyaspor’la anılan Diego Angelo’nun, ücretinde indirime gitmemesi sebebiyle başkan Mesut Hoşcan’la arasının açıldığı biliniyordu. Geçen sezon sakatlığı nedeniyle önemli sayıda maç kaçıran ve oynadığı bazı maçlarda da hatalar yapan Brezilyalı stoperle Eskişehirspor’un yolu geçtiğimiz hafta ayrıldı. Ücretinde indirime gitmeyen Brezilyalı oyuncuyla anlaşan yönetim, 29 yaşındaki oyuncunun sözleşmesini karşılıklı olarak feshetti. Oyuncu tesislerden ayrılıp, arkadaşlarına ve basın mensuplarına veda ederken duygusal anlar yaşandı.

        Geçen sezon Benfica’dan kiralanan ve Eskişehirspor formasıyla çıktığı 36 maçta 14 gol, 8 asistlik bir performans sergileyerek takımını gol yollarında sırtlayan Funes Mori’yle de yollar ayrıldı. Arjantinli oyuncunun bonservisi alınamadı ve Mori, Monterrey’in yolunu tuttu.

        Geçen sezonun başında Beşiktaş’tan kiralanan, sezon içerisinde fazlasıyla sakatlanmasına rağmen 25 maçta 10 gol kaydeden Ömer Şişmanoğlu da takımdan ayrılan isimlerden oldu. Geçen sezon özellikle Eskişehirspor’un hem deplasmanda hem de evinde aldığı Trabzonspor galibiyetlerindeki performansıyla dikkat çeken Şişmanoğlu’nun, Lawal’ın Beşiktaş’a transferi karşılığında bu sezon da takıma dahil olması söz konusu.

        Geçen sezon ligin ilk yarısını düşme hattına yakın tamamlayan Eskişehirspor, ligin ikinci yarısında önemli takviyeler yaparak lige tutunmuştu. Bu takviyelerden en önemlisi stoper Mustafa Yumlu’ydu. Geçen sezonun ikinci yarısında 17 maçın 14’ünde forma giyen 27 yaşındaki oyuncu, sakatlıklar nedeniyle bozulan Akaminko-Diego tandeminin ardından Eskişehirspor savunmasını toparlayan isim oldu. Kiralık sözleşmesinin sona ermesiyle Trabzonspor’a dönen Mustafa Yumlu’nun da az da olsa bu sezon için yine Eskişehirspor’a kiralanması ihtimali bulunuyor.

        Geçen sezon yine devre arasında kiralanan isimlerden Sezer Öztürk’ün de bonservisi alınmadı. Beşiktaş tarafından oyuncu Eskişehirspor’a teklif edilse de, Teknik Direktör Michael Skibbe’nin Sezer’i veto ettiği söyleniyor. Geçen sezon Wolfsburg II’den takıma dahil edilen ve Ziraat Türkiye Kupası maçında Galatasaray’a karşı attığı gol ve oynadığı futbolla göz dolduran Andaç Güleryüz, yeni sezon hazırlıklarında yeni transferlerin arkasında kaldı ve Michael Skibbe’nin raporu doğrultusunda Boluspor’a kiralandı.

        Bu isimlerin dışında takımın genç isimlerinden olan ve geçen sezonu Göztepe’de kiralık olarak geçiren Hasan Hüseyin Acar’ın durumu ise belirsiz. Avusturya kampına götürülmeyen genç oyuncu, sakatlığının ardından devre arasına kadar hiçbir takımla anlaşmak istemediğini ve sezonun ikinci yarısı için tekliflere açık olduğunu belirtti. 

        Geçen sezon Almanya’dan takıma dahil edilen gurbetçi önlibero Semih Güler, Michael Skibbe’nin düşünmediği stoper Berkay Dabanlı, Bochum II’den geçen sezon transfer edilen ancak beklentilerin çok altında kalarak sezonun ikinci yarısını sakatlığı nedeniyle kaçıran Mirkan Aydın ve yaşadığı sakatlığın ardından bir türlü toparlanamayan, geçen sezon hiçbir mücadelede forma giyemeyen ve sezonu sakat tamamlayan Jerry Akaminko'ya ise kendilerine kulüp bulmaları söylendi.

GELENLER

        Yaz döneminde kadrosuna yine bonservisi elinde olan ve genç isimleri katmaya çalışan Eskişehirspor, şu ana dek 12 yeni oyuncuyla anlaştı. Geçen sezon gol yollarında sıkıntı yaşayan siyah-kırmızılılar, ülkemize daha önce Samsunspor, Konyaspor ve Akhisar Belediyespor formalarıyla etkileyici performanslar ortaya koyan Yunan golcü Theofanis Gekas’ı bonservis ücreti ödemeden kadrosuna kattı. Yine geçen sezon gol yollarında yaşanan üretkenlik sorununu aşmak için ‘Messi’ lakaplı 26 yaşındaki Matias DeFederico da takıma dahil edildi. Daha önce ülkemizde Orduspor’da forma giyen ve geçen sezon Azerbaycan’da Karabağ Agdam’da 40 maçta 11 gol kaydeden, UEFA Avrupa Ligi’nde 8 maçta 2 gol atan Türk asıllı Makedon orta saha oyuncusu Muarem Muarem de ileri uca yapılan bir diğer takviye.

        Kırmızı Şimşeklerin forvet hattına önemli takviyelerden biri de, Michael Skibbe’nin de daha önceden Grasshoppers’tan öğrencisi olan Nassim Ben Khalifa. 23 yaşındaki genç oyuncu daha önce Bundesliga’da Nurnberg ve Wolfsburg formaları da giymiş bir isim. Asıl mevkisi forvet arkası olan Ben Khalifa’yı, Michael Skibbe Grasshoppers’ta forvet ve forvet arkası olarak kullansa da bu oyuncuyu Es Es’te kanatta kullanması bekleniyor. İsviçre asıllı Tunuslu oyuncu büyük bir potansiyele sahip ancak geçen sezon geçirdiği sakatlığın kronikleştiği söyleniyor.

        Eskişehirspor golcü transferinde bombayı transfer döneminin bitmesine sayılı günler kala patlattı diyebiliriz. Daha önce ülkemizde Bursaspor formasıyla etkileyici performanslar ortaya koyan Şilili Sebastian Pinto ile 3 yıllık anlaşmaya varıldı. Pinto’nun ne kadar kaliteli bir forvet olduğu konusunda herkes hem fikir ancak Bursaspor macerasının ardından Kolombiya ve Şili’de çok az sayıda maça çıkan Pinto’nu herşeye rağmen Eskişehirspor’un hücum gücünü arttıracaktır.

        Bu isimlerin dışında orta sahaya geçen sezonu Kasımpaşa’da kiralık olarak geçiren Alpaslan Öztürk, Standart Liege’den 1 yıllığına kiralandı. Geçen sezon Çaykur Rizespor formasıyla göze çarpan Engin Bekdemir de takıma katılan bir diğer isim. Takımın en sorunlu bölgesi olan savunmaya ise art arda takviyeler yapıldı. Ankaragücü’nden transfer edilen, hem sağ bek hem de stoper oynayabilen Aytaç Öden, geçen sezon Başkent ekibiyle Spor Toto 2.Lig’deki performansının ardından Kaan Kanak’tan sonra Eskişehirspor’un yolunu tutmayı başardı. Sol beke yardımcı antrenör Dede’nin tavsiyesiyle Leandro Juninho ve Kayseri Erciyesspor’dan Anıl Karaer transfer edildi. Takımın en sancılı bölgesi olan stoper tandemine ise iki takviye birden geldi. Fransa Ligue 1’de 3 sezon boyunca Monaco forması giyen,  son 3 sezonunu ise Evian’da geçiren, 26 yaşındaki, 1.89’luk Kongolu stoper Cedric Mongongu bonservissiz olarak Eskişehir’in yolunu tuttu. Stopere bir diğer takviye ise tecrübeli bir isim oldu. Son yıllarda yaşadığı sakatlıklar nedeniyle kariyere düşüşe geçen ancak Süper Lig’in ayağı en düzgün yerli stoperlerinden biri olduğunu düşündüğüm 31 yaşındaki Emre Güngör de bonservis ücreti ödenmeden, haziran ayının ortalarında Eskişehirspor’a transfer oldu.

        Eskişehirspor’da bu isimlerin dışında transfer dönemi bitmeden bir forvet-forvet arkası ve bir stoper oyuncusuyla daha anlaşılacağı konuşuluyor. Gündemdeki isimler; Ömer Şişmanoğlu, Mustafa Pektemek, Uğur Demirok ve Koray Günter.

GENEL BAKIŞ VE OYUN PLANI

        Geçen sezon  Michael Skibbe’nin takımın başına gelmesinin ardından, oyunun savunma tarafında toparlanan Eskişehirspor, hücum üretkenliğinden gene kısır kalmıştı. Michael Skibbe’nin, Ertuğrul Sağlam’a oranla takıma taktiksel olarak çok daha fazla etki ederek en azından işin savunma kısmını kotardığını söyleyebiliriz. Geçen sezonun ikinci yarısı başlarken düşme hattının sadece 2 puan üstünde olan Eskişehirspor’u, büyük takımlarla kendi evinde oynayarak bir fikstür dezavantajı yaşamasına rağmen ligi orta sıralarda bitirmeyi başaran Skibbe’nin, bu sezon Es Es’e geçen sezondan doneler barındırsa da biraz daha hücum ağırlıklı bir futbol oynatacağını düşünüyorum.

        Geçen sezon ligin ikinci yarısında takım savunmasını ön plana alarak, top rakibe geçtiği andan itibaren takımca topun arkasına geçen Es Es, orta sahada kaptığı toplarla Raheem Lawal önderliğinde çabuk çıkarak rakiplerini eksik yakalamaya çalıştı. Özellikle Beşiktaş ve Fenerbahçe’ye karşı alınan başarılı sonuçlarda Lawal’ın performansı belirttiğim oyun anlayışıyla birlikte ön plana çıkmıştı.

        Eskişehirspor geçen sezon Lawal ve Sissoko gibi fuleli ve dribling yeteneği yüksek iki oyuncuyla orta sahayı çabuk geçse de, rakip ceza sahası içinde Mori’nin etkinliği hep sınırlı kalmıştı. Ömer Şişmanoğlu’nun forvet arkası oynadığı düzende ataklar ceza sahasına gelmeden ya da yay civarında duvara tosluyordu adeta. Bu sezon Gekas-Pinto gibi etkili iki net forvet ve DeFederico-Ben Khalifa gibi forvet arkasında etkili olabilecek iki isimle bu soruna çözüm bulabilir Skibbe.

        Geçen sezon bir diğer sorun ise konsantrasyondu. Özellikle İstanbul takımlarına karşı oynanan vitrin maçlarındaki kişisel performanslarla diğer maçlar arasında bazen büyük uçurumlar oluyordu. Kulübün ekonomik sıkıntıları düşünüldüğünde bu sezon da buna benzer bir tablo görmemiz mümkün.

        Bu sezon çift forvet veya forvet arkası bir isimle geçen sezona oranla gol bölgesinde daha kalabalık bir Eskişehirspor izleyebiliriz. Fenerbahçe maçı kuşkusuz Eskişehirspor için hiçbir ölçü olamaz. Eksik ve sakatların yanında, bir araya yeni gelmiş isimlerden oluşan bir ilk 11’le 45 dakika boyunca disiplinli bir şekilde alan kapatmaya çalışsa da, Skibbe’nin öğrencilerinin ligin ilk maçında fazla korkak bir oyun oynadıklarını söyleyelim.

        Sivasspor maçında ise bir hayli diri bir Eskişehirspor izledik. Yeni sezonda evde oynanan ilk maçın getirisi de olabilir bunda ancak Eskişehirspor, Sivasspor’u saha içinde ezdi diyebiliriz. Daha fazla koşan Eskişehirspor, Gekas’ın yaptığı hat-trick ile sonuca gitti. Özellikle Eskişehispor’un geçen sezon gol yollarında yaşadığı en büyük sorun net bir bitirici eksikliğiydi. Funes Mori, çok koşan, mücadele eden, savunmanın içinde gezinerek rakip savunmayı yıpratan bir forvet olsa da, Gekas kadar sonuca etki eden, skorer bir forvet değildi. Bu sezon Eskişehirspor adına Gekas’ın en büyük getirisi bu olacaktır. Gekas’ın gol koklama becerisi ve doğru yere yaptığı koşular Sivasspor maçında kendisini şimdiden gösterdi. Sivas maçında Gekas’ın hat-trick’inin dışında Kaan Kanak’ın hırslı futbolu da Eskişehirspor adına dikkat çekti. Geçen sezonun ilk yarısında Ertuğrul Sağlam’ın sol beke hapsettiği Kaan, ligin ikinci yarısında Skibbe ile birlikte sağ önde etkili bir görüntü çizdi. Yaz dönemini de iyi geçiren Kaan, savunma arkasına doğru yaptığı gizli koşularla etkili olabilecek bir isim ki, bu koşulardan bir benzerini Sivasspor’a karşı yaparak takımının ikinci golünü kaydetti.

        Sivasspor maçında Es Es için ön plana çıkan bir diğer artı da Skibbe’nin rakip yarı alanda başlatmak istediği ön taraf presiydi. Es Es’in üçüncü golünde Yekta’ya baskı yaparak rakibini top kaybına zorlayan Ben Khalifa, Michael Skibbe’nin kafasındakileri sahaya yansıtmak konusunda çok başarılı olacağa benziyor. Bir diğer kazanım ise DeFederico. Fenerbahçe maçında oyuna girdikten sonra ve son olarak da Sivasspor maçında verdiği sinyaller, Matias DeFederico’nun bu sezon Süper Lig’de önemli işler yapabileceği yönünde.

        Eskişehirspor’un bu sezon özellikle orta sahada Lawal (eğer takımdan ayrılmazsa)-Toko—Causic  gibi oyunu çift taraflı oynamaya müsait oyuncular bulunuyor. Ancak Fenerbahçe maçında da görüldü ki Skibbe’nin bazı isimlerde yaptığı anlamsız ısrarlar takıma zararlı olabilir. Süper Lig kalitesinin çok altında yer alan Onur Bayramoğlu, Fenerbahçe maçında yakalanan iki önemli kontrayı çok kötü kullandı. Skibbe geçen sezon da göreve geldiği ilk haftalarda Onur’da gereksiz ısrar ederek tek forvet oynatmıştı.

        Transfer döneminin sona ermesine kısa bir süre kala Lawal’ın durumu hala belirsizliğini koruyor. Kaleci Ali Şaşal’ın omzundaki sakatlığı nedeniyle 1 ay oynayamayacak olması nedeniyle, yönetimin satmaya çalıştığı Belçikalı file bekçisi Ruud Boffin’e Galatasaray’dan teklif olsa da, Boffin’in takımda kalacağı kesinleşti gibi. Sağ bekte Kamil Ahmet Çörekçi sakatlığı nedeniyle 1 aya yakın bir süre daha takımla birlikte olamayacak.  Savunmada Sezgin Coşkun-Birol Parlak ikilisi Fenerbahçe maçında tandemi oluştursa da Mongongu transferinin ve Emre Güngör’ün form tutmasının ardından Coşkun-Parlak tandemini bir daha bir arada görmemiz bir hayli zor. Özgür Çek’i bu sezon daha ofansif kullanmayı amaçlayan Skibbe, sol bekte Anıl Karaer’de ısrar edebilir. Sağ bekte ise Süper Lig standartlarının altında olan Kamil Ahmet’in yokluğunda, Aytaç Öden yerine Toko tercihi daha mantıklı duruyor. Gol bölgesinde ise Pinto-Gekas ikilisinin aynı anda oynaması orta sahada bir zaafiyete sebebiyet verebilir. Ancak Pinto’nun veya Gekas’ın etrafında Ben Khalifa ve DeFederico’dan oluşan bir hücum hattı kağıt üstünde son derece etkili gözüküyor.

        Eskişehirspor bu sene 50.yılını kutluyor. Yarım yüzyıl boyunca Türk futbolu için önemli başarılar kazanmış ve ilk Anadolu ihtilalini gerçekleştirmiş bir takım olarak Eskişehirspor’un, ekonomik sıkıntıların da etkisiyle son yıllarda iyi yönetilmediği bir gerçek. Yönetimin son iki sezondur transferde doğru politikalar izlediğini söylememiz zor. Son Gekas ve Pinto hamleleri buna istisna olabilir.

        Bu sezon pek çok yıldız ismin Süper Lig’in yolunu tutmasıyla Süper Lig çok daha zorlu bir hal aldı. Yabancı serbestliğiyle birlikte başta Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor, Bursaspor ve Antalyaspor olmak üzere pek çok takım yıldızlarla kadrosunu donatırken, diğer Anadolu takımları da kadrolarını güçlendirdiler. Ligin ilk haftasında düşme adayı olarak gösterilen Eskişehirspor, Sivasspor karşısındaki oyunu ve aldığı sonuçla umut aşılasa da, sezon içinde yaşanacak krizlere karşı camianın, taraftarın ve futbolcuların kenetlenerek tek yürek olması gerekiyor. Bu zorlu sezonda Eskişehirspor’un ligde elde edeceği sıralama, bu kenetlenmeyle doğru orantılı olarak yukarılara çıkacak veya aşağılara düşecektir.

Hazırlayan: Anıl YAZAR