Merhabalar Uğur, bizlere futbola başlama öykünü anlatır mısın?
Futbol yaşantıma Gençlerbirliği altyapı takımında başladım. 10 seneye yakın Gençlerbirliği altyapısında forma giydim ve daha sonra hedefim olan Gençlerbirliği A takımına yükseldim. Sonrasında tecrübe edinmem için Hacettepe takımında kiralık oynadım. 2013 sezonundan itibaren Gençlerbirliği takımına geri döndüm ve halen formasını giymeye devam ediyorum.
Altyapıda hangi hocalarla çalıştın, sana en çok emeği geçen teknik adam kimlerdi?
En çok emeği geçen Fatih Arıcı'dır. Devamında ise Aykın Demir, Kahraman Karataş ve Tarık Daşgün hocalarımın da bana katkılarını söylemeden geçemeyeceğim.
Kiralık olarak forma giydiğin Hacettepe'de oynamayı sen mi seçtin yoksa kulübün tercihi miydi?
A takıma çıktıktan sonra maç oynayıp tecrübe edinmem için Hacettepe takımını tercih ettim. Birçok takımdan teklif almıştım fakat Gençlerbirliği ailesinden ayrılmak istemedim, camianın her zaman önünde olmak istedim. Hacettepe takımında 2 sezon kiralık forma giydim.
Alt liglerdeki performansınla Süper Lig'e geri dönmek ve A takımda direkt oynamak kolay bir şey değil. Bunu başarmış olmak nasıl bir duygu?
Öncelikle çok mutlu olduğumu söyleyebilirim fakat burası bizim kulübümüzdü. 10 sene az bir zaman değil. 10 sene alt yapısında forma giydiğim takımda profesyonel anlamda Süper Lig’de yer almak çok önemliydi benim için. Hedefime ulaştığım için tekrardan mutlu olduğumu söylemek istiyorum.
3. Lig'de oynarken bir anda kendini önce Süper Lig'de sonra da A milli takım aday kadrosunda gördün. Gençlerbirliği'nde yakaladığın formla Belarus'la oynanan hazırlık maçında A Milli takım formasını ilk kez sırtına geçirmeyi başardın. Bizlere milli takıma seçilme öncesini ve milli takım atmosferini aktarır mısın?
A milli takım her futbolcunun yer almak istediği bir yer, benim de hedeflerimin arasında yer alıyordu. Kısa zamanda Fatih hocamın beni kadroya çağırmasıyla hedefime ulaştım. Kadroda yer aldığımı ilk gördüğüm zaman çok heyecanlandım ve mutlu oldum. Orası çok ayrı bir yer. Ülkenizi temsil etmek çok güzel bir duydu, anlatılmaz yaşanır.
Kariyerinde iniş-çıkışlı bir grafik yaşamana rağmen bugün Milli Takım'da olmanı nasıl açıklıyorsun? Bu direnci nasıl gösterdin peki?
Çok çalışarak. İlk olarak A takımda Metin Diyadin hocam forma şansı verdi. Bu şansı iyi değerlendirdiğimi düşünüyorum ve Fatih Hocamın dikkatini çekerek milli takımda yer almayı başardım.
Seni sen yapan ekip olan Gençlerbirliği takımında bu sezon itibariyle kariyerime devam ettiriyorsun. Kendi adına ve takım adına hedeflerinizden bahsedebilir misin?
Öncelikle bu sezon için Gençlerbirliği takımında iyi bir sezon geçirmek istiyorum. Sonraki hedeflerim ve planlamalarımın içinde Avrupa’da futbol oynamak yer alıyor.
Kendinle ilgili özeleştiriler yapar mısın? Hangi konularda eksiklerin olduğunu düşünüyorsun?
Çok eksiğimin olduğunun farkındayım ve onları kapatmak için çok çalışıyorum, çalışmaya da devam edeceğim. Bu açıdan tabi ki özeleştirimi yapmayı ihmal etmiyorum.
Takımda senin gibi çok sayıda genç oyuncu var. Onların bu sezon neler yapabileceğini düşünüyorsun?
Alt yapıdan çok oyuncuya sahibiz dediğiniz gibi. Bizim alt yapı olarak hedefimiz bu takımı çok iyi yerlere getirmek, çok başarılır olmak. Çok kaliteli genç isimlerle zaman ilerledikçe hedeflerimize ulaşacağımızı düşünüyorum.
Bu sezon Gençlerbirliği'nde birçok karşılaşmada ilk 11'de yer alma başarısını gösterdin. Bu da fiziksel anlamda güçlü olmayı gerektiriyor. Bu konuda nelere dikkat ediyorsun?
Uykum düzenime, beslenmeme programıma, özel hayatıma cok dikkat ediyorum. Sahada diri ve güçlü kalmak istiyorsanız bunlara uymak zorundasınız. Bunları yaparsanız kendinizi daha verimli hale getirirsiniz.
Taraftarlarınız, dışarıdan görüldüğü kadarıyla sayısı çok olmasa da her durumda size destek olan, lige renk katan bir taraftar proflili. Taraftarınız için sen neler diyebilirsin?
Onlar bizim için önemli bir güç ifadesini kullanabilirim. Takımlarına her konuda sahip çıkıyorlar ve yenilsek de yensek de desteklerini esirgemiyorlar. Sizlerin aracılığıyla onlara teşekkür etmek istiyorum.
Son olarak boş zamanlarında vaktini nasıl değerlendirdiğini okuyucularımıza aktarır mısın?
Boş zamanlarımda kitap okumayı seviyorum. Sinema ve tiyatroya gitmek de hobilerimin arasında. Tabi ki ailemle zamanda geçirmek de benim için önemli.
Bu keyifli sohbet ve bize zaman ayırdığın için teşekkürler. Son olarak senin okuyucularımıza iletmek istediğin bir şey var mı?
Ben sizlere teşekkür ediyorum. Tekrardan görüşmek üzere, iyi yayınlar diliyorum.
Röportaj: Oğuzhan ARSLAN
Bu röportaj TransferMerkez.com tarafından yapılmıştır, tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder