Merhabalar Emrecan, bizlere futbola başlama öykünü anlatır mısın?
Futbola 2000 yılında Bergama Gençlerbirliği’nde başladım. Orada 6 sene amatör oynadıktan sonra 2006'da Bucaspor’a geldim bir sene altyapıda oynadıktan sonra 2007'de profesyonel futbolcu oldum.
Futbolla olan ilişkin nasıl başladı? Ailende futbolla ilgilenen başka birileri var mı? Futbolcu olman konusundaki tavrını onlar nasıl karşıladı?
Futbola olan ilgim mahalle aralarında arkadaşlarımla futbol maçları yaparak başladı. Futbola hep sempati duydum. Ailemde daha önce futbol oynamış kimse yoktu ama beni seçeceğim meslek konusunda hiç sıkmadılar ve futbolcu olmak istiyorum dediğimde tüm yürekleriyle bana destek oldular. Şu anda da onların desteğiyle işimi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum.
Futbola başladığın dönemlerde kendine örnek aldığın birileri var mıydı peki?
Futbola profesyonel gözle baktığım ilk yıllarda hep İtalyan yıldız Nesta’nın videolarını açıp izlerdim, Nesta’ya o dönemki başarılarından dolayır bi sempatim olmuştu aslında. Zaman içinde de izlediğim her iyi stoperden bir şeyler öğrenerek kendim olmayı seçtim.
Bucaspor altyapısında geçirdiğin dönemde aldığın eğitimden öğrendiğin noktaları bizlere anlatır mısın? Bugünlere gelmende en çok emeği bulunan teknik adamlar kimlerdi?
Benim geldiğim zamanda Bucaspor altyapısı Türkiye’ye örnek olma yolunda başarılı işlere imza atıyordu ve o dönem bulunan altyapı hocalarımız, bilgileriyle tüm arkadaşlarıma ve bana bir şeyler katmak için çalısıyolardı. Baktığımız zaman şu anda Türkiye’de en iyi tesislere sahip, en potansiyelli genç oyuncuları kadrosunda barındıran kulüplerden biridir Bucaspor.
Profesyonel futbol yaşamına 2008 yılında Bucaspor formasıyla adım atmışsın ve devamındaki senelerde 3 sezon boyunca Bucaspor formasını giymeye devam ettin. Bizlere Bucaspor'daki ilk profesyonel senelerini anlatır mısın?
Bucaspor’da ilk profesyonel olduğum sene 2.Lig'de sonradan girerek ve birkaç maç 11'de sahaya çıkarak genç yaşta o duyguyu yaşadım. Ayrıca o sene genç milli takımlarda da görev yaptım. Şampiyonluk yaşadıktan sonra Süper Lg'e çıkan efsane kadronun içinde de zaman zaman süre aldım. Bu yıllar unutulmaz anılara zemin oldu ve iyiki Bucaspor’a gelmişim dedirtti adeta bana.
Son 2 sezonu kiralık olarak Bergama Belediyespor'da geçirdin. Bergama'daki kariyerin için neler diyebilirsin? Önemli kulüplerde oynayan oyuncular için kiralık gitmek hayal kırıklığına yol açabilir? Sen bu değişimi nasıl karşıladın?
Süper Lig'e çıktığımız sezon geçirdiğim sakatlıktan dolayı maç eksiğimi gidermek amacıyla hem de kendimi geliştirmek açısından Bergama Belediyespor’a gittim ve dolu dolu 2 sene geçirdim. Tabi ki lig düşmek futbolcuyu ilk başta hayal kırıklığına uğratabiliyor ama doğduğum büyüdüğüm şehrin takımında oynamak, oradaki herkesin bana yardımcı olması psikolojik anlamda beni rahatlattı ve Bucaspor’da başarılı olmam gereken herşeyi bana yükledi. Bu da kendi adıma benim büyük bir şansım diyebilirim.
Kendi adına kariyerin için yepyeni bir sayfa açacağın bir sezonda PTT 1.Lig'in sürpriz takımlarından Bucaspor'a tekrardan döndün. Bu sezon itibariyle kendi adına ve takım olarak hedefleriniz den bahsedebilir misin?
Bucaspor’da oynamaktan ve bu camianın içinde olmaktan büyük onur duyuyorum, başarılı olmak için elimden gelen herşeyi yapmaya çalışıyorum. İyi bir takımız ve çok yetenekli oyunculardan kuruluyuz. Takım olarak hedefimiz iyi futbol oynamak, iyi mücadele etmek ve bir üst lige çıkmak. Bu hedefte ben de hocalarımız da tüm futbolcu abilerimiz kardeşlerimiz yönetimimiz elinden gelenin en iyisini yapmak için buradalar ve sezon sonunda hedeflediğimiz yerde kendimizi görmek için her geçen gün daha çok çalışıyoruz.
Milli Takımlardan aldığın ilk daveti hatırlıyor musun? Seni seçen futbol adamlarımız kimlerdi, o gün neler hissetmiştin? Milli takım oyuncusu olmanın sana neler kattığını düşünüyorsun?
O dönem beni davet eden hocam Şenol Ustaömer ve Hami Mandıralı'ydı. Milli duygu gerçekten bambaşka, o forma altında sahaya çıktığınızda yüce Türk milletini temsil ediyorsunuz ve bu size ayrı bir motive kaynağı oluyor. Milli formanın bana kattığı en büyük özelliği; her maça milli maç gibi çıkmayı ve tüm kalbimle oynamam gerektiğini öğretti. Umarım önümüzdeki dönemde tekrar milli formaya kavuşur ve Türkiye için başarılarla dolu maçlara çıkarabilirim.
Milli takımlar ve Süper Lig takımları adına stoper arayışının çok fazla olduğu ülkemizde, yerli stoperlerin eksikleri konusunda sıkça eleştiriler yapılıyor. Bir stoper olarak bu durumu nasıl yorumluyorsun?
Baktığımızda Türkiye’de Süper Lig'de oynayan başarılı yerli stoperler mevcut ancak sadece sayısı az ve bu yüzden kuluplerimiz yabancı stoper arayışlarına giriyorlar. Kendine güvenen ve inanan bir insanım. Türkiye’ye bir yerli stoper daha katmak için elimden gelenin en iyisini yapmaya devam edeceğim ve umarım güzel başarılara imza atacağım.
Futbolun dışında zamanını nasıl geçiriyorsun? Hobilerin neler?
İyi anlaştığım arkadaşlarımla yemek yemeği seviyorum. Zaten o yemek güzel sohbetle saatlerce sürüyor. Öte yandan internetten bilinçli faydalanan bir insanım, bir sonraki maçımız için sürekli rakip takımı ve forvetlerini izliyorum. Dinlenmeye de özen gösteren bir insanım, gerçekten başarılı bir futbolcu olmak istiyorsanız; iyi çalışmalı, iyi beslenmeli ve iyi uyumalısınız.
Bu keyifli sohbet ve bize zaman ayırdığın için teşekkürler. Son olarak senin okuyucularımıza iletmek istediğin bir şey var mı?
Ben teşekkür ederim bu fırsatı bana tanıdığınız için. Umarım bana güvenen, bana inanan insanları başarılarımla onurlandıracağım ve Bucaspor forması altında güzel başarılara imza atacağım ve özlediğim o kutsal milli formaya bir gün kavuşmak istiyorum.
Röportaj: Oğuzhan ARSLAN
Bu röportaj TransferMerkez.com tarafından yapılmıştır, tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder