İnceleme: Kardemir Karabükspor 2014-15

       Kardemir Karabükspor, 2013 Temmuz ayının ortalarında henüz seçilemeyen yönetimi, olmayan teknik direktörü ve yapılamayan transferleriyle birlikte küme düşmenin en önemli adayı olarak dikkat çekiyordu. Bu çok normaldi zira yapılması gereken çok iş vardı. Fakat yaklaşık 3 haftalık bir zaman diliminde müthiş bir hızla her şey organize edilerek takım yeni sezona yetiştirildi.

       Biz her ne kadar marka değerinden, Avrupa'nın en pahalı 6. ligi olmaktan dem vursak da Spor Toto Süper Lig'in kendine özgü bir gerçeği vardır. Burada doğru planlama ve zamanında ödenen maaşlarla başarıyı yakalayabilirsiniz. İsterseniz takımınızı son hafta kurun, bu gerçek asla değişmez. Karabükspor da geçen sezon tam olarak bunu hayata geçirdi ve ligi kimsenin tahmin etmeyeceği bir noktada bitirmeyi başardı. Sahaya koyulan mücadele de birçok futbolseverin haklı takdirini aldı. Üstüne üstlük, Sivasspor ve Eskişehir'in aldığı cezalar da takımı UEFA Avrupa Ligi ön elemelerine taşıdı ve yönetim, tüm kulvarları gözeterek, çıtayı yükseltmesi gereken bir kadro oluşumu için kolları sıvadı. 2013-14 sezonundaki dar kadro ve bu dar kadrodaki bolca kiralık oyuncu nedeniyle doldurulması gereken çok fazla boşluk vardı ve bana göre oldukça iyi bir zamanlamayla yeni oyuncular kadroya dahil edildi. Bu sezon daha büyük hedefler var. Her şeyden öte, başarının sürdürülebilir hale getirilmesi gerekiyor ve tüm motivasyon bu yönde.

KALECİLER

       Kardemir Karabükspor, geçen sezonki sıkıntılı savunma hattına rağmen 34 maçta 34 gol yiyerek bir Anadolu takımına göre gayet başarılı bir istatistik tutturdu. Burada büyük rollerden biri de hiç kuşkusuz PSV Eindhoven'dan transfer edilen kaleci Boy Waterman'a aitti. Hollandalı, iyi bir kaleci olmasının yanı sıra ayağını da iyi kullanan ve takımdaki birçok oyuncudan daha teknik bir futbolcu. Bu bakımdan, savunma oyuncuları sıkıştıkları anlarda topu ona aktarmakta tereddüt etmiyorlar. TFF'nin yeni sezonda uygulamaya koyduğu 5+3 yabancı kuralında çok özel bir yabancı kaleciniz yoksa bu kontenjanı kaleye harcaman bana göre büyük hata. İşte Waterman da bu "özel kaleci" sınıfına giriyor. Onun olmadığında neler yaşanabileceğini ligin ilk haftasında oynanan Fenerbahçe-Karabükspor maçında gördük.

       Waterman'ın yedeği Aykut Özer. Eintracht Franfkurt'tan transfer edilen ve alt yaş kategorilerinde defalarca milli olmuş Aykut, bana göre de yetenekli bir kaleci. Fakat müthiş bir tecrübe eksikliği var. Fenerbahçe maçında yediği gol de bu tecrübe eksikliği ve heyecanından ileri geliyor. Kardemir Karabükspor'un kendisiyle ilgili ciddi gelecek planları var. Aykut'un gelişimi için Türkiye'nin en iyi kaleci antrenörlerinden, yıllarca Galatasaray ve milli takımda çalışmış Eser Özaltındere teknik ekibe katıldı. Bu sezon bazı maçlarda Waterman'ın yerine onu kalede görebiliriz. Hedef, seneye kaleyi tamamen ona teslim etmek... Bakalım bu şanssız başlangıca rağmen, bu hedef gerçekleşecek mi...

       Diğer yedek kaleciler Abdülaziz Demircan ve Ahmet Burgaz. Ne Ahmet Burgaz, ne de bir önceki yönetim döneminde U21 Milli Takım kalecisi diye transfer edilen fakat öyle olmadığı sonradan anlaşılan Abdülaziz Demircan, Karabükspor seviyesinde isimler değil. Şu an Karabükspor teknik heyetinin yapması gereken, Waterman'a bir şey olmaması için dua etmek ve yedeği Aykut'u bir an önce tekrar motive edip kaleye hazırlamak...

SAVUNMA

       Geçtiğimiz sezon stoper kıtlığında Yiğit İncedemir'i bu bölgede kullanan Kardemir Karabükspor, 28 yaşından sonra savunmada oynamaya başlayan Yiğit'ten olabildiğince verim almıştı. Fakat ne olursa olsun, takımda safkan bir stopere ihtiyaç vardı ve bu eksiklik küme düşen Antalyaspor'un oyuncusu Emre Güngör'le giderildi. Emre, yerli stoper standartlarında kaliteli bir oyuncu. Sakatlık sorunu yaşamadığı sürece formayı alacaktır. Yanında oynayacak olan Larrys Mabiala geçen sezon müthiş bir çıkış yapmıştı. Sezon başında doğru bir kararla takım kaptanlığına getirildi. Şu ana kadar Emre'yle iyi de bir uyumları var gibi duruyor. Buradaki bir diğer alternatif Murat Akça. Murat, ne yapacağı belli olmayan, tez canlı bir oyuncu. Ama ne olursa olsun iyi bir yedek. Ayrıca Borussia Dortmund alt yapısında yetişen ve sağ bek ve ön liberoda da görev alabilecek olan Onur Cenik'i de atlamayalım.

       Sağ bekte Uğur Uçar'ın takımdan ayrılmasının ardından en önemli seçenek olarak Erdem Özgenç kaldı. Erdem, yüksek tekniğiyle ligin en iyi beklerinden biri. Zaman zaman konsantrasyon problemi yaşamasına veya geri dönmekte zorlanmasına rağmen yararlı ve tecrübeli bir oyuncu. Onun yedeği olarak Fenerbahçe'den kiralanan genç İbrahim Serdar Aydın ve Onur Cenik düşünülüyor. Ayrıca yeni transfer Tanju Kayhan da sağ bekte görev alabilir. Tanju, İshak Doğan'ın takımdan ayrılmasıyla birlikte sol beke yerleşen oyuncu oldu. Çabukluğu ve kademe bilinciyle yararlı olacağını da gösterdi. İki ayağını da kullanabilmesi sayesinde özellikle içe kat ederek adam eksiltmeyi tercih eden kanat hücumcularını kolaylıkla etkisiz hale getirebiliyor. Bunun bir örneğini de Saint Etienne eşleşmesinde rakibin önemli oyuncusu Hamouma karşısında gösterdi. Yedeği Emre Özkan.

       Tolunay Hoca, genelde dörtlü savunmayı tercih eder fakat bu sezon zaman zaman farklı formasyonlar deneyecek. Fransa'nın Saint Etienne maçının ikinci yarısı ve ligin ilk haftasındaki Fenerbahçe maçında üçlü savunma tercih edildi. Yiğit İncedemir, Emre Güngör ve Larrys Mabiala'nın arasında değerlendirildi. Yiğit, savunmadan topla çıkma konusunda başarılı. Arkadaşlarının kademesine de başarıyla giriyor ama genel itibariyle ağır bir oyuncu olduğu için Saint Etienne karşısında Wolfswinkel'e, Fenerbahçe maçında da Emmanuel Emenike'ye karşı zaman zaman zor durumda kaldı. Patlayıcı gücü yüksek oyunculara karşı Yiğit'li bir savunma hattı biraz riskli duruyor. Netice itibariyle geçen sezon 34 maçta 34 gol yiyen savunmanın, bu sezon bu rakamı daha da aşağılara çekebileceğini düşünüyorum.

ORTA SAHA

       Bu bölge, takım savunması açısından büyük önem taşıyor. Samba Sow gibi tatlı sert oynamayı seven ve top kullanma konusunda istekli bir oyuncuya sahip olmak elbette avantaj. Onun yedeği olarak öncelikli olarak Yiğit İncedemir'i düşünebiliriz. Ayrıca Trabzonspor'dan gelen Aykut Akgün de bu bölgedeki defansif oyuncu alternatiflerini arttıran bir isim. Günümüz futbolunun en önemli yapı taşlarından biri olan çift yönlü orta saha alterantifleri olaraksa Musa Çağıran ve Hakan Özmert isimleri dikkat çekiyor. Ayrıca genç İbrahim Serdar Aydın da bu mevkinin oyuncusu. Geçen sezon çok faydalı olan fakat kulübü bırakmadığı için bu sezon transfer edilemeyen Furkan Özçal'ın eksikliği ne derece hissedilir bilemiyorum ama alternatifli ve belli standartta oyunculardan kurulu bir orta saha rotasyonu elde edilmiş gibi duruyor. Burada en zayıf halka Aykut Akgün olur diye düşünüyorum.

       Takımın en önemli eksiği şüphesiz hücuma dönük orta saha oyuncusu. Aslında Gaziantepspor'dan alınan Abdou Razack Traore isim olarak tatmin edici duruyor. Fakat bu oyuncunun şu ana kadar UEFA maçları ve Fenerbahçe karşılaşmasında gösterdiği performans hiç de iç açıcı değil. Traore'nin belli ki çok zamana ihtiyacı var ve onun bu tutukluğu Karabükspor'un 3. bölgede ihtiyacı olan etkinliği göstermesini engellemiş gibi. Burada dominant bir oyuncu tercih edilebilirdi. Traore'yi zaman zaman kanatta da görebiliriz.

       Tolunay Kafkas, kanatlarda yine süratli oyuncuları tercih etmiş. Ahmet İlhan Özek ve Erkan Kaş gibi isimlere bu sezon Valentin Viola ve Onur Ayık da katıldı. Viola, topu rakip alana çabuk ve gösterişsiz bir şekilde taşıyan, teknik kapasitesi yüksek bir oyuncu. Onur Ayık ise geçen sezon Elazığspor'da dikkat çekmişti. Kanat forvet ve çift forvetin ikincisi gibi değerlendirilebilecek bir oyuncu. Fakat dizlerinden yaşadığı sakatlıklar nedeniyle devamlılık konusunda sorunlar yaşaması olası.

FORVET

       Karabükspor'un geçen sezon en önemli sorunu skor üretmekte zorlanmasıydı. Takımın en golcü oyuncularından İlhan Parlak, sezon sonunda memleketi Kayseri'nin yolunu tutmuş, kiralık Michael Eneramo da Beşiktaş'a dönmüştü. Buna karşın kulübün ilk hamlesi oldukça akılcı oldu. Geçen sezon Bundesliga'da mücadele eden fakat küme düşmekten kurtulamayan Braunschweig'ın Kongolu golcüsü Domi Kumbela yaz başında Karabükspor'a imza attı. Kumbela, kısa boylu olmasına rağmen müthiş etkili bir golcü. Yerden, havadan, her türlü golü atabiliyor. Ligimiz için biçilmiş kaftan... Ayrıca geçtiğimiz yılın sevilen ismi Joseph Akpala da ağır sakatlığının ardından takıma döndü. Şimdilik pek formda sayılmaz ama zamanla o da kendi standardını yakalayıp yararlı olacaktır. Bu bölgede yeterli yerli alternatif olmadığı için hocanın tercihiyle Turgay Bahadır da kadroya katıldı. Turgay, tecrübeli bir oyuncu ve formdayken çok güzel işler yapabilir. Fakat ne var ki iki senedir sakatlıktan başını kaldırıp top oynamaya fırsat bulamamış. Kısaca, Karabükspor onun için bir piyango. Forvetteki diğer alternatifler Onur Ayık, Valentin Viola ve Aybars Garhan.

       Tolunay Hoca genelde tek forvetle sahaya çıkmayı tercih etse de bu sezon takımım bazı maçlarda çift forvetle göreceğiz. Şu ana kadar gösterdiği performanslarla Kumbela'nın yeri garanti gibi duruyor.

GENEL BAKIŞ

       Forvet arkası pozisyonu haricinde alternatifli bir kadrosu var Karabükspor'un. Bence başarıya ulaşmamak için bir neden yok. Tolunay Kafkas, geçen sezon ulaştığı seviyenin üzerine çıkmak zorunda. Zaman zaman anlaşılmaz tercihler yapsa da ben kendisinde bunu yapabilecek dirayeti görüyorum. Tabii ki arkasındaki güvenilir yönetim de bunda bir etken.

       Yine de bazı aksaklıklardan söz etmek gerek. Kardemir Karabükspor, müthiş efor sarfettiği ve Saint Etienne karşısında penaltılara kadar taşıdığı UEFA macerasını artık unutmak zorunda. Takım, üzerine düşeni fazlasıyla yaparak güçlü Rosenborg'u eledi ve Saint Etienne karşısında direkten döndü. Bundan sonra lige dönmek şart. Fenerbahçe maçında bu motivasyonu göremedik ve bu durum bana göre bir tehlike habercisi. Oyuncular, UEFA maçlarından dolayı bedensel yorgunluğa kurban gitmelerinin yanı sıra daha da tehlikeli olan ruhsal doygunluğa ulaşmış bir görüntü verdi. Bir an önce bu psikolojiden sıyrılmaları gerekiyor. Milli maç arası, bu bağlamda tam bir ilaç olacaktır. Geçen seneki motivasyonun sağlandığı takdirde üst sıralar için mücadele eden bir Karabükspor izleyeceğimize inanıyorum.

Hazırlayan: Tansu GÜRSEL