Shola Ameobi Sevdası!

       Futbol sezonu açıldı. Takımlar transferlerini tamamlamak üzere… Kiminin halen kadrosal sıkıntıları var, kimi 1-2 takviye ile yoluna devam ediyor kimi ise tamamen revizyona giderek sil baştan takım oluşturuyor. Her transfer dönemi, renklere gönül vermeksizin heyecanlı ve hareketli geçer. Çoğu futbolsever sadece tuttuğu takımının transferlerini değil rakiplerinin transfer gündeminde kimlerin olduğunu da merakla takip eder. Bazı transferler olur akıl sır erdiremezsiniz… Bu her sene olur belki ama sanki bu yaz döneminde daha çok oldu.

       Ülkemizde özellikle son 10 yılda birçok dünya yıldızı/dünyaca ünlü/Avrupa’da tanınmış oyuncu ki ben bu ayrımı hep kullanırım, futbolcu geldi. Bu transfer harekatı sadece 4 büyüklerle kalmayıp son 5-6 yılda Anadolu takımlarına da sıçradı. Anadolu takımlarımız da birkaç senedir Avrupa’da izlediğimiz önemli ve kariyerli isimleri kadrosuna kattı, katıyor. Örnek vermeye gerek yok, zaten belleğinizde olan isimler. Ancak ve ancak beni bu yaz en çok şaşırtan hatta hayretler içerisinde bırakan bir transfer gerçekleşti. 1995 yılında Newcastle United’ın altyapısında futbola başlayan ve daha sonra 14 sezon boyunca siyah beyazlıların formasını 400’e yakın mücadelede terleten Nijeryalı Shola Ameobi…

       32 yaşındaki futbolcu, İngiltere Premier Ligi’nden PTT 1. Lig’e gelen ilk oyuncu oldu. Büyütmemin şaşırmamın nedeni belki de bu. Bir belediye takımına, Gaziantep Büyükşehir Belediyespor’a geldi. Dikkatinizi çekerim, şehrin en büyük takımı Süper Lig gediklisi Gaziantespor’a değil…  Shola Ameobi bir Süper Lig takımına transfer olmuş olsaydı belki de bu kadar çok konuşmayacak ve bu yazıyı yazmayacaktım. Bu transfer PTT 1.Lig’in marka değeri ve ilgi alaka bakımından bir iki basamak yükselttiğini söylemek lazım. Gelelim derdim ne, onu açıklamaya… Bu transfere Shola Ameobi özelinde bakmak gerekirse çok ciddi kariyer hatası görüyorum. Kulübü kötülemek değil niyetim emin olun ama 32 yaşındasınız, son sezon Premier Lig’de 26 maç oynamışsınız, skorer olarak vasat bir hücumcu olsanız bile takımın önemli bir parçalarından birisiniz, yıllardır beklenilen patlamayı hiçbir zaman yapamamış, takımına tam randıman verememiş biri olsanız bile Newcastle United’ı çalıştıran her teknik direktörün kadrosunda barındırdığı birisiniz. En net olanı, Premier Lig’in oyuncususunuz.  Önünüzde 2-3 yıl üst düzey ligde futbol oynamak var. PTT  1. Lig ekibi Gaziantep Belediyespor’un teklifini kabul eder misiniz? Para için ise edersiniz. Ben asla böyle bir tercih yapmazdım. Duyduğum kadarıyla bu transferde Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in de katkıları olmuş! Düşünün gerisini, düşünün Gaziantep Büyükşehir Belediyespor’un  ‘Shola’ aşkını. Transfer teklifinde bulunurken fıstıklı baklava ne derece etkili oldu. Ameobi buna mı kandı onu da bilemiyorum

       Gaziantep Büyükşehir Belediyespor,  şampiyonluğa oynayacak düzeyde bir kadro kurdu ancak onca para, yatırım neden Shola Ameobi’ye? Bonservissiz geldi ancak ne kadar para kazanacağı, primler vs zannediyorum lanse edilmedi. Gaziantepli yöneticiler Shola Ameobi’nin neden kendilerini tercih ettiğini bir düşünsünler. Nijeryalı oyuncudan ne kadar verim alınabileceğini sorgulasınlar. Her ne kadar Süper Lig'i hedefleyen bir ekip yaratmış olsalar bile belediye takımı olduklarını hatırlayarak bir daha düşünsünler. Tamam, Ameobi’yi övdük, transferin ne kadar enteresan olduğuna dem vurduk, kariyer hatası bile dedik ancak ya Ameobi sadece ‘parasına’ bakarsa ne olacak o yöneticilerin hali?

       Umuyorum ki Shola Ameobi beni utandırır ve başarılı bir sezon geçirerek para için gelmediğini ispatlar. “Gol kralı olmak istiyorum.” “Çok çalışıyorum.” “Para için gelmedim.”  Bunlar onun için yalan dolan şeyler. Topunu oynasın yeter. Başarılı olacağını da hiç zannetmiyorum ancak iyi niyeti elden bırakmamakta fayda var.

       Not: Bu yazıyı bir hafta önce yazacaktım ancak sonra vazgeçtim. Tekrar yazma dürtümü oluşturan etken ise Brondby’e dönmesiyle, kariyerinde yaptığı büyük bir hata yaptığına inandığım –ailevi sebepler var mı bilmiyorum.- Liverpoollu  Daniel Agger'dir.

Hazırlayan: Orhun ALİCİKOĞLU