Yanal’ın Fenerbahçe’ye oynatmak istediği “Baskılı Hücum” oyununda kanat varyasyonları önemli bir yer tutmaktaydı. Yanal’ın oynatmak istediği bu sistemde, savunma bekleri birer hücumcu rolündeydi. Beklerin hücuma yön verme kimliği üstlenmesinde Mehmet Topal’ın ön libero mevkiinde bek hücumlarını cesaretlendiren sistematik görevini başarıyla yerine getirmesi etkili olmaktaydı. Topal’ın görevini başarıyla yerine getirmesi, sistemin işlemesine ve Caner Erkin-Gökhan Gönül ikilisinin başarılı bir performans sergileyerek Fenerbahçe hücumlarına yön vermesinde etkili oldu.
Mehmet Topal’ın bu ehemmiyetini kaybettiği müsabakalarda Fenerbahçe, oyun sisteminden taviz vermek zorunda kalmış ve istediği oyunu sahaya yansıtmakta güçlük çekmiştir. Örneğin; ligin ilk yarısında oynanan Karabükspor ve gene ilk yarıda oynanan bir başka maç olan Beşiktaş maçının ilk yarısında; Mehmet Topal, sistemdeki kimliğinin dışına çıkarak savunma ikilisinin arasına daha çok girmiş ve Fenerbahçe hücumları bu sebeple sekteye uğramıştır. Bu durum Fenerbahçe’nin sahada etkisiz bir görüntü çizmesine, rakip takımın oyunda üstünlük kurmasına, beklerin hücum varyasyonlarında etkisiz kalmasına ve takım savunması ile hücumu arasındaki bağlantının kopmasına neden olup kötü oyunu beraberinde getirmiştir.
İkinci toplar ve rakip ataklarında, karşılayıcı olarak görev alan Mehmet Topal, bu görevi başarıyla yerine getirmiş ve Fenerbahçe’nin oyunu rakip yarı sahaya yıkmasında etkili rol oynamıştır. Kısacası Mehmet Topal, Ersun Yanal’ın sisteminde, sahadaki oyunu belirleyen adam olmuş ve sistemin başarılı olmasındaki en önemli rolü başarıyla üstlenmiştir.
Yazar: Mehmet YAZICI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder