Merhaba Taner, Transfer Merkezi okuyucularına kendinden bahseder misin?
Merhaba ben Taner Yıldız, 1992 Erzurum doğumluyum. Futbola 2005 yılında lisanslı olarak Kocasinanspor kulübünde başladım, şu an Bayrampaşaspor kulübünde futbol hayatıma devam ediyorum.
Futbola Bahçelievler Kocasinanspor'da başladıktan 2 yıl sonra Kasımpaşa'ya transfer olmuşsun, Kasımpaşa'daki günlerinden bahseder misin?
Kocasinanspor'da oynerken hayalim profesyonel bir takıma trasfer olmaktı, 2 yıl oynadıktan sonra Kasımpaşa'ya transfer oldum. Benim için herşey daha farklı olmuştu. Kasımpaşa alt yapısında her kategorisinde düzenli olarak ilk 11 oynadım. PAF takım oynadığım dönemde Fuat Çapa tarafından keşfedilip A takıma yükseldim.
İlk maçımı Galatasaray gibi Türkiye'nin en büyük kulüplerinden birine karşı oynamak benim için rüya gibiydi. Fuat hocam beni ısındırmaya gönderdiğinde ben hala tribünleri seyrediyordum, birazdan Milan Baroş'u tutacaktım. Şaka gibiydi, çok güzel bi anı olmuştu benim için.
Süper Lig veya PTT 1.Lig takımlarının gençlere olan güvensizliği neden kaynaklanıyor sence?
Süper Lig ve PTT 1. Lig takımlarında teknik direktorler alt liglere kıyasla daha yarışmacı olmak zorundalar. Hedef büyüdükçe sorumlulukları artıyor teknik direktörler sırf genç oyuncuları kazanabilmek adına kendi mesleki geleceklerini riske atmak istemiyorlar, bu yüzden de genç oyuncular fazla şans bulamıyorlar. Profesyonel maç tecrübesi kazanamamış genç oyuncular da doğal olarak gelişimlerini tamamlayamıyorlar.
U20 Dunya Kupası'nda oynayan stoperimiz Akcaabat'a 3. Lig'e transfer oldu. Örneğin Fransa U20 takımında ise Pogba oynuyordu. Pogba Juventus'ta oynadığı icin orada degildi ona şans verildiği için Juventus'a kadar yükselebilmişti. Biz de kimseye bu şans verilmiyor, hocaların kendi insiyatifiyle genç oyuncuların şans bulması çok ama çok zor. Federasyonun bir düzenleme ile tüm takımlara belli bir sayıda genç oyuncuyu ilk 11 de oynatma zorunluluğu getirmesi gerekir her iki takımda da 2 genç (21 yaş altı) oyuncu oynayacak olursa teknik direktörler bunu bir dezavantaj olarak görmez çünkü rakibi de 2 genc oynatmak zorunda olur. Böylece genç oyuncular daha fazla profesyonel maç oynar, tecrübe kazanır, belki Pogba gibi Juventus'a kadar yükselir.
Sezon başında Kasımpaşa'dan ayrıldıktan sonra Bayrampaşaspor benimle ilgilendi. Ben de maddi kazancı ikinci hatta üçüncü plana atarak hem düzenli oynayabileceğim hem de kendimi geliştirebileceğim bir kulüp olduğunu düşündüğüm için Bayrampaşa'ya transfer olmayı karar verdim.
Bayrampaşaspor'da kısıtlı imkanlar ile mücadele ettiniz ve küme düşer denilen takım ligde kaldı bundan bahseder misin?
Herhangi bir takımın kümede kalması veya şampiyon olması sadece ve sadece ekonomik imkanlarla değil genç ve kaliteli oyunculardan kuracağınız kadro ile alakalı bence. Düşük maliyetlerle şampiyon dahi olabilirsiniz. Balıkesirspor'un bütçesi Şanlıurfaspor'un yarısı kadardır herhalde, asıl olan fiziksel imkanlar bence. İdman sahası ve tesis çok önemli, suni çimde idman yapmak takımı ekonomik imkansızlıklardan daha fazla etkiler.
Kendi adına 2013-14 sezonunu değerlendirir misin?
Profesyonel olarak geçirmiş olduğum en iyi sezon diyebilirim. Takıma çok kısa sürede uyum sağlayıp önemli görevler üstlendim, başarılı olduğumu düşünüyorum.
Bayrampaşa taraftarı hakkındaki düncelerini öğrenebilir miyiz?
Bu sene iç saha veya dış saha olsun hep bizim yanımızda oldular, iyi bir taraftar topluluğuna sahip olduğumuzu söyleyebilirim.
Galatasaray maçı benim için hayatım boyunca unutamayacağım bi anı olmuştur .
Sana göre artıların ve eksilerin neler?
Artılarımı kısaca şöyle sayabilirim; oyun tempom ve devamlılığım. İstikrar da önemli, pes etmiyorum 90 dakika boyunca verimli ve çok koşuyorum. Agresif oynamayi seviyorum, rakibi bozmak oynatmamak, top yapmalarına izin vermemek benim icin çok önemli. Eksiklerim ise belki ayaklarımı biraz daha geliştirmeliyim sezon başından bu yana mesafe kat ettiğimi düşünüyorum ama benim için bu yeterli değil oynadıkça pozisyonları daha iyi analiz ediyorum araya bir top atmak istedigimde hangi arkadaşımın ne hızda nereye doğru koşu yapacağını daha kolay öngörebiliyorum. Eksiklerimi her maçtan sonra analiz ediyorum ve kendi kendime "keske o pozisyonda havadan oynamak yerine ayaga oynasaydım" diyebiliyorum. Bir kez yaptığım hatayı bir daha yapmamaya çalışıyorum. Henüz tüm eksiklerimi kapattım diyemem, daha öğreneceklerim var tecrübe kazandıkça futbolu daha iyi anladığımı ve daha iyi oynadığımı düşünüyorum.
Gelecek hakkındaki planların ve hedeflerin neler?
Menajerime gelen teklifler var, bunların arasında 2 Süper Lig takımı da var ancak ben düzenli olarak oynayabileceğim, kendimi geliştirebileceğim bir yerde forma giymek istiyorum. Hızla yükselip sonra yere çakılanlardan olmak istemiyorum, Süper Lig seviyesine yükseldiğimde transfer olduğum takımın kulübesinde değil ilk 11'ne trasfer olmak istiyorum. 3 yıllık kariyer planımda en az 2 defa oynamakta olduğum ligin bir üst ligine transfer olmak var. Gerçekçi hedefler koymayı seviyorum, hayalperest değilim. Şu anda öncelilkle hedefim bu sene için PTT 1 Lig eğer orada başarılı olursam daha iyi bir Süper Lig takımı. Belki daha sonra A milli takımı ve Avrupa'da oynamayı kendime hedef koyabilirim, ancak bunlar için henüz erken.
Olumlu etkiliyen hocalar illaki oldu; Fuat Çapa, Bülent Yenihayat, Murat Şenvardar ve Uğur Tütüneker'i sayabilirim. Ayrıca alt yapıda oynarken benim buralarda olmamda pay sahibi olan Oktay Ocak, Önder Karaveli ve Behzad Kaya hocalarıma da ayrıca teşekkürü borç bilirim.
Türkiye'de taraftarı olduğun bir kulüp var mı?
Şu anda Bayrampaşa'yı tutuyorum gelecekte ne olur bilemem (gülüyor) Ben profesyonel futbolcuyum taraftar değilim. Bu benim mesleğim, ekmeğimi futbol oynayarak kazanıyorum. Bu yüzden hangi takımın formasını terletiyorsam benim takımım odur.
Biraz da özel hayatından bahsedelim, boş vakitlerinde neler yaparsın?
Film izlemeyi severim. Onun dışında arkadaşlarımla zaman geçirerek ve Play Station oynayarak boş zamanlarımı değerlendirmeye çalışıyorum.
Bizlere vakit ayırdığın için teşekkürler. Son olarak Transfer Merkezi okuyucularına ve meslektaşlarına iletmek istediğin bir mesajın var mı?
Öncelikle bana zaman ayırdığınız için ben teşekkür ederim. Genç meslektaşlarım şunu bilmeliler ki hiç bir hoca bindiği dalı kesmez. Çok çalışsınlar, belli bir seviyeye gelene kadar hayatlarının büyük bölümünü futbol oluştursun. Bu meslek zor nankör, dünü olmayan bir meslek ancak hakkıyla yaptığınızda aldığınız keyif başka hiç bir meslekte yok, bunun kıymetini bilsinler ve çok çalışsınlar. Oyuncu elinden geleni yapıyorsa biraz da Allah vergisi yeteneği varsa forma mutlaka ona gelir. Çalışma ve yetenek birlikte olursa başarı er ya da geç gelir bence. Meslektaşlarım futboldan keyif almayı öğrenmeli, futboldan kazandıkları parayla keyif almaktan bahsetmiyorum, futboldan keyif almaktan bahsediyorum. Sizlere ve tüm okuyucularınıza teşekkürler.
Röportaj: Haydar BULACA
Bu röportaj TransferMerkez.com tarafından yapılmıştır, tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder