Merhabalar Yavuz, futbola nerede ve nasıl başladın?
Futbolla tanışmam çok erken oldu. Trabzonluyum ben, bizim oralarda çocuk yürümeye başladı mı ilk oyuncağı top olur. 9 yaşında mahallede oynarken beni mahalle takımının hocası gördü Hızırbeyspor’a aldı, o günden itibaren futbol hayatım başlamış oldu.
Futbola Hızırbeyspor'da başlıyorsun ama hemen ertesi yıl Trabzonspor alt yapısına transfer oluyorsun. Bizlere bundan bahseder misin?
O dönemde ilk okullar arası maçlar oynanıyordu. Ben de Kaledibi İlkokulun'da oynuyordum, 5 sınıf öğrencisiydim. Maçlar sonunda 32 golle "Gol Kralı" oldum. Özkan Sümer hoca o maçları takip ederdi, beni beğenip Trabzonspor alt yapısına aldı.
Trabzonspor formasını tam 7 yıl giydin, bizlere Trabzonspor'daki günlerini anlatır mısın?
Trabzon’da yaşayanların büyük bölümü Trabzonsporludur, ben de çoğunluk gibi Trabzonspor sevdalısı olan biriyim. Alt yapıda 7 yıl oynadım, 1 maç da olsa A Takım forması giydim. Alt yapıda gençlerde Fenerbahçe’yi finalde yenip şampiyon olmuştuk, o maç da gol atmıştım, güzel bir anıydı. O dönem ayrıca Trabzon Lisesi takımında da oynuyordum. Takımımız finalde Çin ekibini 1-0 yenip dünya şampiyonu olurken golü atmak da bana nasip olmuştu. Beni yetiştiren başta Özkan Sümer olmak üzere tüm hocalarıma teşekkür ederim. Şunu da belirtmek isterim Trabzon da çok değerli genç arkadaşlarımız var, onlara sabırla şans verilmesi gerekir.
Evet, maalesef genç oyunculara sabır gösterilmiyor, oynadığı ilk maçta kendini ispatlaması bekleniyor. 1 maç şans ya verilir ya da verilmez. Benim başıma maalesef bu geldi, sabırsızlık gençlere yapılan en büyük haksızlık bence. Bunun sonucunda saydığınız takımlarda oynadım.
Daha sonra ilk defa Trabzon dışına çıkarak Orhangazispor'a transfer oluyorsun, senin için zor olmalı. Bu transfer ve Orhangazispor günlerini anlar mısın?
İlk zamanlarda alışmakta zorluk çektim sonradan alıştım. 1 sene oynadım 24 gol attım. Çok iyi arkadaşlıklar edindim, oradaki ağabeylerimle halen görüşüyorum.
Ardından Ispartaspor, Kırıkhanspor, Sivas 4 Eylül Beledispor, Elazığ Belediyespor, Sandıklıspor gibi birçok takımın formasını giydin. Bu maceralarını kısaca anlatır mısın bize?
Ispartaspor’un benim dönemimde iyi bir kadrosu vardı belki de şampiyon olabilirdi ama maddi sıkıntılar ve sakatlıklar bizi etkiledi baya. Bizden 1-2 sene sora amatöre düştü kulüp, tekrar profesyonel lige dönmesini isterim. Sivas insanı hakikaten Yiğido, oradaki günleri unutmak mümkün değil. Ahmet Polat başkan başta olmak üzere tüm yönetici ağabeylerime teşekkür ederim. Kırıkhan iyi bir deneyim olmadı benim için uyum sorunu yaşadım ve devre arasında takımdan ayrıldım. Elazığ ve Sandıklı'da da performans olarak güzeldi benim için.
İstanbulspor’a beni eski oyuncumuz Serdar Ergelen tavsiye etti beni, başkanımız ve hocamız onay verdi ve transferim gerçekleşti. Böyle köklü bir kulüpte olduğum için mutluyum.
Sezona çok iyi bir başlangıç yaptın 12 maçta 10 golün bulunuyor bu sezon gol krallığının en büyük adayısın bu konuda ne düşünüyorsun?
Evet, iyi bir başlangıç oldu. Takımımız iyi çalışıyor, bu benim performansımı da etkiledi. Sezona iyi başladım, gol kralı olur muyum bilemem ama gol kralı bizim takımdan çıkar diyebilirim. Nazar değmesin Murat Akgül ve Abdulkadir Kaplan arkadaşlarım da gollerine devam ediyor.
Takım olarak lige çok iyi başladınız fakat son haftalar bir düşüş yaşanıyor bunu neye bağlıyorsun?
Her takım bu tür düşüşler yaşar, biz de bunu yaşadık 3 maçta son dakika gol yiyip puan kaybettik son maçımızı kazandık artık o düşüş dönemini bitirdiğimizi söyleyebilirim.
Maçlardan önce bir uğurun var mı? Mesela iç saha maçlarında eşin Çiğdem Hanım ve güzel kızın Almira seni devamlı takip ediyor. Onların uğuruna inanır mısın?
Uğur demeyelim de onların bana tribünden kattığı enerji ve güç diyeli. Eşim genelde maçlarımı takip eder, ona hep iyi bir oyun izlettirmeye çalışıyorum. Fakat kızım Almira henüz 1 yaşında, havalar soğumaya başladığı için artık gelemiyor maçlarıma.
Forvet oyuncusu olduğum için Karim Benzema, Gonzalo Higuain ve Burak Yılmaz beğeniyorum:
Bundan sonraki kariyerinde hedeflerin neler?
Hedefim ilk olarak İstanbulspor'un şampiyonluğu, önce bunu başarmak istiyorum. Sonrası nasip diyelim.
Biraz da özel hayatından bahseder misin, boş vakitlerinde neler yaparsın?
Boş vakitlerimde yeşil alanlarda olmayı çok seviyorum, ailemle piknik yaparım, kitap okurum genelde. Boş vakitlerimi eşim ve kızıma ayırırım.
Bizlere vakit ayırdığın için teşekkür ederim, Transfer Merkez dergisi adına güzel kızın Almira ve eşin Çiğdem Hanım ile huzur ve sağlık dolu bir ömür dileriz. Son olarak Transfer Merkezi okuyucularına bir mesajın var mı?
İyi dilekleriniz için ben teşekkür ederim. Alt liglere göstermiş olduğunuz ilgi ve 3. Lig oyuncuları ile yapmış olduğunuz keyifli röportajlar için tüm arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum. Transfer Merkezi okuyucularına selamlar, tüm okuyucularınızı da maçlarımıza bekleriz.
Röportaj: Haydar BULACA
Bu röportaj TransferMerkez.com tarafından yapılmıştır, tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder